Kurtlarla Koşan Kadınlar

   Kurtlarla Koşan Kadınlar

Orijinal ismi "Women Who Run With Wolves" olan kitap,  Vahşi Kadın Arketipinin Efsaneleri ve  Hikayeleri üzerine  Clarissa P. Estes tarafından , Jungcu analizi ile yazılmış biliçaltımızı harekete geçiren mükemmel bir kitap. Uzun zamandır sindirerek okuduğum ve bitirmeye kıyamadığım bir eser. Derin analizler içerdiği için ağır roman katagorisindedir. Ben de kısa romanlarımın arasında bu güzel kitaba dönüp elime kalemi alıp o güzel satırları bir nevi terapi şeklinde inceliyorum. Bu sayfa üzerinden elimden geldiğince sizlere bu alıntıları aktarıp, anlatmaya ve özetlemeye çalışacağım. Çünkü bir kadın olarak toplumun içinde bilinçaltımıza hapsedilmiş çok fazla şey var. Bunları tartışıp dışarı çıkarmak ve kendimizi eğitip geliştirmemiz gerek. Aşağıya 👇ekleyeceğim açıklamadan bunu neden yapmak istediğimi anlayacağınızı umuyorum. Ama şunu belirtmek isterim ki toplumun sadece kadın üzerine değil, erkek üzerine de yıktığı şeyler var. Yani bunu okurken"sadece kadınlar düşünülmüş" veya "Feminist" demeyelim. Çünkü Feminisim, tanımında olduğu gibi, her cinsiyetin, politik, ekonomik ve  sosyal eşitliğidir. O yüzden erkek takipçilerimin de bu sayfaya göz atmasını dilerim😉 

Peki nedir Jungcu analiz? 

Analitik Psikoloji olarak da çevirilen bu analiz adını Carl Jung'dan alır. Bu kuramın konusu olan kollektif biliçdışı, insan veya hayvan hafızasında kayıtlı ve yaşadığı kültüre dayalı her türlü imgeler, semboller, dil ve diğer tecrübeleri kapsar ve psişenin(yani insan zihninin) bu tecrübeleri kendi kendine nasıl organize ettiğini inceler. Jung kolektif bilinçdışını, kişiye özel tüm deneyimleri kapsayan kişisel bilinçdışından ayrı tutar. Kolektif bilinçdışı, tüm bir türün kişisel deneyimlerini bir araya getirip organize eder.  İşte Sevgili Clarisse'ın bu analizden yola çıkarak kolektif bilinçaltından gelen evrensel ve en eski imgeleri oluşturan arketip hikayelerini bizlere başka bir perspektiften anlatır.

Örneğin; Arketipsel olaylar: doğum, ölüm ve aileden ayrılma; Arketipsel figürler: anne, baba, çocuk, iyi, kötü gibi.. bunlar hepimizde ortak bulunan imgeler ve olaylar. Peki ya kadın olarak bilinçaltımızda ve kollektif biliçaltımızda neler var? Birliklikte keşfedelim isterim.😊

Kitap hakkında daha fazla bilgi👇

İnsanlık tarihi boyunca bastırılmış ve örselenmiş kadınların durumunu sosyal, kültürel ve ekonomik açıdan ele alan çok sayıda inceleme yapıldı. Her inceleme, kadınları ''tanımlama ve çözme'' açısından çok farklı yöntemler önerdi. Bu önermelerin ne ölçüde kadınların doğasını ilişkin isabetli ve farklı alternatifler olduğu ise tartışmalı. Clarissa P. Estes, Kurtlarla Koşan Kadınlar'da gerçekten farklı bir önermede bulunuyor, kadınlar için yalın, uygulanabilir ve doğal çözümler öneriyor. XIX. yüzyılla birlikte insanlığın doğadan kopuşu ve duygulara yer vermeyen kapitalist bir endüstri çarkının içinde kayboluşundan yola çıkarak, kadınların yapması gereken ilk şeyin içindeki doğal sesi keşfetmek olduğunu söylüyor ve kadınların içlerinde yatan sınırsız güç ve yaratıcılığın, kurtların doğal yabanıllığında yattığı savını ileri sürüyor. Kadınların çoğu zaman farkında olmadan içselleştirmek zorunda bırakıldıkları eziklik ve yetersizlik duygusuna, bastırılmış cinsel güdülerine çok değişik bir malzemeden yaklaşıyor: Masallar! İnsanlığın ortak bilinçaltının aynaları olduğunu düşündüğü masallar aracılığı ile kadın psişesinin derinliklerine iniyor ve birçok açmazdan kurtulmalarına yardımcı olacak masal tadında terapiler uyguluyor. Estes'e göre, kurtlarla kadınlar arasında, vahşilikleri, zerafetleri ve içinde yaşadıkları topluluğun üyelerine duydukları bağ açısından psişik bir benzerlik vardır. Kurtlar ve kadınlar arasındaki bu benzerlik, Vahşi Kadın arketipinde ortaya çıkar. Estes'in ilginç örneklerle betimlediği bu arketip, doğayla bağını kopartmamış ve seçimlerini yaparken duygularını temel alan kadınları içeriyor. Kitaptaki farklı kültürlerden derlenen masallar, kadınların ilişkileri, kişisel imgeleri ve hatta bağımlılık gibi temalar çevresinde gelişiyor. Örneğin Afrika kökenli bir öykü, kadının ikili doğasını yansıtıyor. Ortadoğu'ya ait bir masal, sıradan bir kilim gibi görünen büyülü bir halının toplumun önyargılarını ve görünüşe ne kadar kolay aldandığını ortaya koyuyor. Yayımlandığında büyük övgüler almış bu sıra dışı kitap, kadınları vahşi derinliklerine doğru heyecanlı bir yolculuğa çağırırken, kadın psişesinin bugüne dek hazırlanmış en büyük sözlüğü olarak da okunabilir. Kurtlarla Koşan Kadınlar, kadınlarla vahşi bir noktada buluşmak isteyen erkekler için de vazgeçilmez bir rehber özelliği taşıyor.